1971 yılındaki ilk tatbikattan itibaren 26.sı icra edilmekte olan RIMPAC (Pacific Rim) tatbikatı dünyanın en geniş katılımlı tatbikatı olarak kabul ediliyor. 2 yılda bir yapılacak olarak planlanan tatbikata bu sene 26 ülke katılıyor.
ABD Deniz Kuvvetleri koordinesinde gerçekleşen tatbikatta askeri taktik,manevra ve gerçek mermili atışların dışında mayın temizleme, korsanla mücadele, uluslararası deniz ticaret yollarının korunması, doğal felaketler sonrası müdahale ve tahliye operasyonları, gemi kurtarma ve kurtarma maksatlı dalış faaliyetleri gibi bir çok farklı harekat planlanıyor.
ABD Deniz Kuvvetlerinden yapılan açıklamaya göre 26 ülke, 47 suüstü gemisi, 5 denizaltı, 200’den fazla uçak, 18 ülke kara kuvvetleri ve 25.000’den fazla personel 2 Ağustosa kadar devam edecek tatbikatta görev alacak.
Son iki tatbikata davet edilmiş olan Çin, özellikle Güney Çin Denizi’ndeki adaları silahlandırması gerekçesiyle bu seneki tatbikatın davetli listesinden çıkartılmıştı.
Bu sene için önemli katılımcılardan biri de Vietnam. Özellikle Vietnam Savaşından sonra 50 yıldır iki ülke arasındaki askeri işbirliği konusunda ilk adım olarak kabul edilen bu faaliyetin gerisi gelecek mi hep beraber göreceğiz.
Peki kimler var bu tatbikatta? Tek tek saymayalım; ama Hollanda var mesela, Almanya var, Fransa, İngiltere var. Hepsini geçtim İsrail var!!!
Bu durumda insan biz niye yokuz diye düşünmeden kendisini alamıyor tabi ki. Türkiye olan Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızın vizyonu her zaman buralarda olmayı gerektirmektedir aslında. Ama biz maalesef hala “TCG ANADOLU’ya ne gerek var” diyenlere laf yetiştirmekle uğraşıyoruz.
Türkiye gibi ülke güvenliğinin doğrudan Deniz Kuvvetleri K.lığının gücüne ve etkinliğine bağlı olan bir ülkenin aynı zamanda kendi tarihsel birikimi ve vizyonu gereği dünyanın tüm denizlerinde bayrak gösterme zorunluluğu bulunduğunu düşünüyorum. Bunu yapacak yeteceğimiz de kaynaklarımız da mevcut. Her zamanki gibi kendi coğrafyamızda sıkışıp kalmamız gerektiğini söyleyenler, bu kadar masrafa ne gerek olduğunun üstünde ısrarla duranlar olacaktır. Peki ABD’nin Akdeniz’de, Basra Körfezi’inde ne işi var? İsrail’in, Fransa’nın, İngiltere’nin, Almanya’nın Pasifik Okyanusu’nda ne işi var?
Sanırım içimizde hala “Denize hakim olan, cihana hakim olur” sözündeki denizin Akdeniz, Ege ve Karadeniz olduğunu düşünenler var…